“Hoş Geldin kardeşim diye başlamak istiyorum. Uzun yıllar boyunca hep “ Sen , artık büyümelisin “ diye söylemlerimizi hiç benimsememiş yaş almasına rağmen büyümeyi reddeden yanı ile bizim hep sorumluluklarımızı artıran ve kendi başına nasıl yaşam kuracak diye bizi tedirgin eden yanını bırakıp ben büyümeye varım diyerek yardım almayı kabul etmiş yanın ile Hoş Geldin canım kardeşim.
Hayatımızda hep sonuçlara odaklı yaşıyoruz sanırım. Sebepleri bulmak ve şifaya ermesine müsaade etmek asıl ilk sorumluluğumuz . Sunumlara gelmeden önce kardeşim tam olarak yaşamda kalmak ile vazgeçmek arasında sınır bir çizgiye dayanmış ve hiçbir suret ile yardıma açılmamıştı.
Gözümüz, kulağımız ve aklımızı her an meşgul eden bu problemin çözümünün Vildan Hanımdan geçtiğine olan inancım ile sunumlar açtırmaya başladım. Daha ilk sunumda kardeşim hayata bakmaya ve neler olduğunu anlamaya başlamıştı. Küçük bir kara kutu içinde yaşayan kardeşim gitmiş sanki dünyayı ilk kez görüyormuşcasına bakan bir çocuk gelmişti yerine. Bu kadar uzun zamandır yapmalısın dediklerimizi şimdilerde dikkate almaya başlamıştı. Ancak öyle bir ikinci sunum oldu ki etkileri beni çok şaşırttı.
Kardeşim yıllar evvelinden bir kaza geçirmişti. Kazanın izleri hafif olarak onda kalsa da kendininde görmediği bir yerde olduğundan unutmuştuk. Yıllar yılı hiç bahsedilmeyen bir olay sunumda kendiliğinden ortaya çıktı. Olay olurken ortamda bulunan kişiler , düşündükleri – hatta o kişilerden biri ben olunca tam olarak ne düşündüğüm demeliyim- O kadar açık ve net bir şekilde sunumda ortaya serildi ki kendimi uzaktan geçmişi seyreden biri gibi buldum. Kazanın ardında kardeşimde yaşama katılmaya ve büyümeye karşı direnç geliştiğini ve bu sebeple yaşama sevincine odaklanamadığını söyledi Vildan hanım. Sunum sırasında, travmaya dair gerekli temizliği yaptı. Olay içinde bulunan kişilerinde şifalandığını düşünüyorum. Çünkü akşam evde çok güzel haberler almaya başlamıştım.
Kardeşim destek yardımı almayı kabul etmiş ve ilk görüşmesini yapmış ve kendine yardım edebilecek birini yaşamına dahil etmişti. Diğer bireyler ile konuştuğumda bir hafiflik yaşıyorlardı , sanki yıllardır üzerlerinde taşıdıkları yük dolu bir çuval inmişti sırtlarından. Yaşam coşkusu sarmıştı beni de zaten.
Sunumdan haberi olduğu için kardeşime , sunumun hemen bitimine doğru travma temizlendikten sonraki Vildan Hanımın kardeşimin hissettiği duygu ve düşüncelerini ilettim. Kesinlikle bugün bunları söyledim. Saçlarıma baktım. Başımı havaya kaldırıp kendimden emin bir duruşla gelecek planları yaptım dedi. Aynı zamanda elim hep havada gezdim bugün.
Kendi sorumluluğunu almak için yardım almayı kabul etmiş olması bile benim içimde güneş açtırdı.
Yaşamın kıyısından dönüp kısacık zamanda yaşama sevincine dahil olmayı kabul etmiş kardeşime yeniden Hoş Geldin Canım .
Vildan Hanıma ve ekibine nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum. Yaşamın sonsuz iyiliği , güzellikler , hayırlar ve kolaylıklar içinde her birinize akmasına niyet ediyorum.”
Rumuz: Yaz Bahçesi
Çocukluğunda yaşadığı ağır deneyimlerle yaşama akmaya, yaşamı kucaklamaya çekinen, korkan ve içine kapanan herkesin özgürleşmesi dileğimle…
Hep birlikte Dünyamız cennetimiz olsun…
Sevgiler,
Vildan Çolak